(12)
Aşk acısından ölünüyordur belki de...
Sevgili duyuru ahalisi,Öncelikle, durumumdan utandığım için yeni bir hesap aldım, evet bunu yaptım ve her defasında başıma bela olan dürüstlüğümden ödün vermeyerek bunu sizlere itiraf etmek istedim.Lafı daha fazla uzatmıyorum, mevzuya giriyorum hemen. Öncelikle, ergen falan değilim, 23 yaşında yükse
Sevgili duyuru ahalisi,
Öncelikle, durumumdan utandığım için yeni bir hesap aldım, evet bunu yaptım ve her defasında başıma bela olan dürüstlüğümden ödün vermeyerek bunu sizlere itiraf etmek istedim.
Lafı daha fazla uzatmıyorum, mevzuya giriyorum hemen. Öncelikle, ergen falan değilim, 23 yaşında yüksek lisans yapan aklı başında bir insanım. 1,5 yıllık ciddi bir ilişkim var ve sonlanma arifesinde. Sonlanma nedeni ne sadakat sorunu ne de o ciddiyette bir durum. İkimizin de hayatında çok büyük zorluklar var ve bunlar aşılamazmış gibi görünüyor bazen gözümüze. Onları uzun uzun anlatmak istemiyorum. Peşin peşin ayrılmışız gibi soru yöneltiyorum size çünkü büyük bir çıkmazdayız ve sonu ayrılağa varacak, belli.
Ben şimdiden ayrılık psikolojisine girdim. Mideme ağrılar saplanıyor. Sürekli midem bulanıyor. Fiziksel etkilerini geçtim, sadece onlar olsa hadi onlara katlanayım ama hayattan hiç zevk almadığım gibi bir de yapmam gereken hiçbir şeye konsantre olamıyorum. Geleceğimi bile etkileyebilecek saçma sapan şeyler yapıyorum. Mesela, yurt dışında başvurmak istediğim bazı okullar var ve başvuru tarihleri bitti bitiyor, 1 haftada her şeyi toparlamam gerek ama ben zaman öldürüyorum sürekli. Mütemadi bir depresyon halindeyim... Aklıma sürekli anılarımız, hayallerimiz geliyor. Allah aşkına uzun ve ciddi ilişkileri biten insanlar bana bir öneride bulunsun! Nasıl bitiyor bu acı? Acıyı salla, yaşamaya nasıl devam ediyorsunuz?
Baştan söyleyeyim, psikoloğa verecek param yok. Kafamı dağıtmak için bilmemne kursuna gidip verecek param da yok maalesef. Her gün "aman sabahlar olmasın" tandasında gezip tozabileceğim ya da yeri geldiğinde omuzlarında ağlayabileceğim bir arkadaş grubum da yok. Az ama öz arkadaşlarım var ve benden farklı bir şehirde yaşıyorlar. Keza, ailemle de birlikte yaşamıyorum ki dizlerinde oturup ağlayayım. Zaten ilişkinin çıkmaza girmesindeki uzaktan uzağa bir etken de onların tutumu.
Kısacası, ben nasıl yaşamaya devam edeceğim dostlar, gözünüzü seveyim somut bir şey söyleyin bana! Yaşamaktan kastım nefes almak değil, mevzu oysa sadece intiharı falan düşünmüyorum çok şükür. İnsanlar nasıl atlatıyor bu durumu allasen?
Sonuna kadar sabredip okuyan herkese minnetlerimi sunuyorum.
0
oynatmaya az kaldı (
08.02.12)
sonuna kadar okudum madem kafanızda bitirdiniz direk gidin bitirin.
Acıdan ilk kurtulma adımı bu bence bitirin ne olacaksa olsun sonrasında tek çözüm zaman malesef.
0
haydi sık dişini. ne yapman gerektiğini biliyorsun zaten.. 1 haftan kalmış. şimdi kalkıp attığın adımlar için ilerde kendine teşekkür edeceksin. bundan 1.5 yıl sonra o kişi hakkında ne düşüneceğini bile bilmiyorsun. hepten unutmuş bile olabilirsin. yani şimdi atalete düşmenin kimseye bir faydası yok. yapman gereken işleri hallet şimdi :)
0
kimse aşk acısından ölmüyor merak etme (yada ben ölen hiç görmedim) kararı alabilmen bile zaten birşeyleri aştığını gösterir.ne kadar seversen sev öncelik kendi hayatın olmalı.acını çek tabiki zaten kimse buna engel olamaz ama zaten acılarını gittiğin yere de götürüyorsun ister istemez o yuzden en azından elindeki fırsatları değerlendir ileride pişman olmamak adına.1,5 yıldan bahsediyorsun benm de ilişkim tam 6 sene sürmüştü ve çok kötü bir şekilde bitmişti.bundan sora nefes alamam ölürüm zart zurt yapiodum ama insan o acıyla o kadar olgunlaşıyor ki bunu zamanla hissedeceksin bünyende.ölmedim e baya ni süründüm ama şimdi başkasıyla evliyim.neymiş yani herşey değişirmiş acılar zamanla gidiverirmiş.sakın fırsatlarını geri tepme
0
Yorumlarınız için çok teşekkür ederim.
@basond, kafamda bitirdiğim bir şey yok aslında. Hala çok seviyorum kendisini ama bitirmeye mecbur hissederek ona göre adımlar atmaya çalışıyorum sanırım.
@miii, yıllar sonra da hakkında kötü bir şey düşünmeyeceğime eminim ama çok haklısın bir an önce geleceğime yönelik adımları atmam gerek. Bunu bilmeme rağmen harekete geçememem beni daha da bitiriyor zaten.
Ulan ne menem bir şeymiş aşk acısı anasını satayım!
0
🌸
oynatmaya az kaldı
(
08.02.12)
Aşk acısı geçmez. Unutmak diye bir şey yok. Tek ilacı zaman derler ama zaman sadece o acıyla beraber de yaşanabileceğini öğretir insana. Boş ver unutmaya falan çalışma. İlla ki ilk zamanlar acıycak kalbin. Ama bir süre sonra gülümseyerek hatırladığın bir geçmişin parçası yapabilirsen O'nu işte o zaman tamamsın.
0
çok uzak değil bu yaşadıkların benim için. kararsızlık dönemi aslında bu. olmazsa ne yaparımın içini yemesi. ayrılsan bunlardan tamamen kurtulursun diyemiyorum. ama ayrılınca bu anki halin hafifliyor, en azından endişe açısından. hala kurtulmuş değilim ama yaşıyorum. şahsen ne yaptığımı söyleyim sana;
ilk olarak ne olursa olsun, istersen çok kötü ol, yine de git o başvurularını yap. belki de seni o durumdan çıkaracak olan başka bir yere gitmektir. ben yurtdışı gezimin iki hafta öncesinde ayrıldım, çoğu şey hazır olmasına rağmen son anda vazgeçiyordum ki, bir anda bir sene sonra bundan çok pişman olacağım geldi. gerçekten de gidip döndüğümde sanki aylar önce yaşanmış gibiydi her şey ama sadece 2 hafta yurtdışındaydım. çünkü başka bir yerde zaman kavramı kayboluyor neredeyse.
üzülmene, acı çekmene sebep, ona olan sevginse, karşılıksız sevmeye, hiç ama hiçbir şey beklememe konumuna geçmeye çalış. kolay değil. olanları inkar edebilirsin, olamaz, olmamalı diye türk filmi moduna girebilirsin. dünyanın en mantıklı insanı da olsan bu dönemlerden geçiyor her insan. etrafındakilerin (arkadaşın olmasa da gözlemlediklerinin diyim ben) sevgililik ya da sevgiyi küçülten tanım ve davranışlarını boşver - çoğu kişi böyle çünkü-. ne gerek var bu kadar üzülmeye demekle olmuyor, üzülüyor insan, hem de çok.
burada biraz bencil olmak lazım ama. evet üzülüyorsun, hala seviyorsun, ama kendini de sevdiğini unutma bence. Ben yapmayı sevdiğim şeyleri abartmıştım, doctor who izlemeyi seviyorum diye bokunu çıkardım izlemenin mesela.
sorsan üstesinden geldin mi diye, hala kimseye karşı bişe hissedemiyorum, hala bir sürpriz yapsa da gelse diyorum ama gelse benim (pis bişe ama gurur nedeniyle) dönüp bakmayacağımı bildiğimden gelmese daha iyi olur diyorum. böyle kendi kendime gelin güvey oluyorum. farkettim de ben baya yemişim kafayı, bilemedim şimdi beni dinlesen mi :/
not: benim de hobi mobi, doktorla uğraşacak halim yoktu. anca bu kadar oldu :/
0
@pokerface, aşkla ilgili hiçbir sorunumuz yok aslında. Duygular tamamen karşılıklı. Öyle olmasaydı zaten belki gurur yapıp ben de aşkımı kalbime gömüp acımı çekmek için bir kenara çekilirdim. Yalnız, bu süre zarfında aşkta guru olmadığını çok iyi anladım ben. O kadar dengesiz davranmaya başladım ki, şu yaptıklarımı en yakın arkadaşım yapsa omuzlarından sarsıp "kendine gel, manyak mısın?" falan derdim herhalde.
Yurt dışı konusunda sana katılıyorum, o yüzden bu başvuruları bir an önce yetiştirmem gerek. Zaten ya yetiştiremezsem diye de korkuyorum bir yandan. Dizi fikri çok güzel ama keşke benim de izlediğim şahane komik bir dizi falan olsaydı, belki işe yarardı. Benim en sevdiğim dizi Çemberimde Gül Oya mesela ve en mutlu günümde bile izleyince ağlayabiliyorum. Bu yöntem bana pek gelmez gibi sanki.
Biterse, çok uzun bir süre kimseye karşı bir şey hissedemeyeceğimi de çok iyi biliyorum. O yüzden seni çok iyi anlıyorum. Zaten asla "çivi çiviyi söker" mantığında bir insan olmadım hayatım boyunca.
0
🌸
oynatmaya az kaldı
(
08.02.12)
@olkol, bu yorumuna da çok katılıyorum. Aşk acısı geçer, zaman bunun ilacıdır falan diye bir şeye inanmıyorum ben. Gerçekten sevip değer veren biri için bu mümkün değil bence. Sadece gülümseyerek hatırlayabileceğim zaman da kim bilir ne kadar uzakta...
0
🌸
oynatmaya az kaldı
(
08.02.12)
benim yedi yıllık ilişkim bitmiş sen bunumu atlatamayacaksın.
bir saatini bile kaybetmeden yurt dışındaki okullara başvurunu yap. önünden çekildiği için teşekkür bile edeceksin ona.
sizin ilişkinizi bilmıyorum ama benm ilişkim büyük yalanlar üzerine kurulmuştu. benim saf ve iyi niyetliliğim her şeye pozitif açıdan bakma çabalarım sonucu profosyonel bir yalancının oyuncağı olmuştu bu ilişki.
öylesine seviyordumki yolda yürürken kafamı yukarı bile kaldırıp bakmıyordum gözüm başka bir erkeğin gözlerine değecek diye..
nihayetinde aldatıldım.beynimden kurşun yemiş misali bezgin yılgın, bitkin.. haykırmak istiyorum haykıramıyorum, içimden öylesine bağırıp çağırmak geliyorki yapamıyorum..haykıramayışlarım iki göğsümün arasında sıkışıp kalıp, müthiş iç sıkıntısına dönüşüyordu adeta.. elimi bağrıma götürmeme neden oluyordu nedensiz.. su bile içemiyorsunuz.. bütün yemek kokuları miğdenizi bulandırıyor..
derken psikiyatrıye gittim lustral verdi tok karına?? kibrit kutusunun yarısı kadar olmayan ufak bir ekmek parçası attım ağzıma.zor bela çiğnedim.. yutmaya çalştım.. ihanet oturmuştu miğdeme izin vermiyordu benim için faydalı olan hiçbir şeye.. yemek borusunun yarısına varmadı yutamadığım lokma.. kustum.. aç karına içtim bırkaç gun sadece..çünki biliyordumki insanın en iyi doktoru kendisidir..hiçbir ilaç beynimiz düşüncelerimiz kadar iyişleştiremez bizleri..
akşam sekizde yatağa giriyordum şişkin gözlerimi sımsıkı kapıyordum. ne kadar uyursam o kadar uzak kalırım bu sıkıntıdan.. elim kolum kalkmıyor. Allah'ım ne iğrenç bir durum.. Zavallı annem derdimin ne olduğunu bilmeden üzülüyordu halime.. gözlerinden okuyabiliyordum hüznünü.. elin oğlu için zaman zaman kırdığım annem.. bir tek o ortak oluyordu matemime.. hani o canımdan çok sevdiğim uğruna herşeyi göze aldığım, beni cnından çok seven insan nerde şimdi??
bir iki güne bana yalvardığını içeren mesajlar telefonlar yağmaya başladı.bu beni kendime getirmeye yetti..ilk kez oracıkta gördüm ne kadar zavallı bir insan olduğunu.. benm saf ve kyımsız yüreğim onu affetti..ama yalanların ardı arkası kesilmedi.. herşey çorap söküğü gibi geldi..iğrenç bir insanmış meğer..uzatmalarla bir yıl daha sürdü ilişkimiz çoğunlukla benim çabalarımla.. hergün yeni bir iğrençliğine şahid oluyordum.. sevgi dibe vurmuştu artık..güven desen zaten yoktu.. saygı ağaçlarımızın bir bir dalları kopuyordu..
şimdi yıllar süren o büyük saplantıdan, o büyük kara sevdadan kurtuldum.. en büyük sevmelerinde bitebileceğine bizzat tanık oldum..
hayatımdaki olumsuzlukların temelini dayandırdığım olgudan kurtuldum.bir kanser virüsüydü. tüm hücrelerimde o vardı.. şimdi kanseri yendim .. yeniden doğdum dünyaya.. her bitiş yeni ve daha güzel başlagıçlara gebedirya hani..şimdi daha temkinliyim.. kendimi kimsenin üzmesine izin vermiyorum..daha diri daha canlı ve daha güçlüyüm.. çünki aşk yok hayatımda..
yinede ona kızmıyorum. aksine teşekkür edıyorum.hayatımdan çıktığı için.. ondan çok şey öğrendim. bir musibet bin nasihatten iyidirya hani.. birde küfretmenin ne kadar mükemmel hissettirdiğinin duygulanımını onun sayesinde anladım.
hürriyetimi bana geri verdi..bundan daha güzel ne olabilir.biliyorum dünyada başka insanlarda var ve beni gerçekten sevebilecek insanlar.. ben sabırla o günü bekleyeceğim..
sözün özü;ihanet, sadakatsizlik yok ise bırakma sevdiğini. ama beyinde bitti ise zorlamanın manası yok. kendi yolunu çiz..hiç korkmadan. güzel günler gelicek inan..hayat devam edıyor bi şekilde gençliğinin en güzel günlerine yazık etme lütfen..hayat herşeye rağmen o kadar güzel ki.. onla olduğundan daha mutlu olacağın zamanların olucak..omuzlarından koca bir yük kalkmış olucak..
0
en önce şu 1 haftada bitireceğin işleri bitir, sonrasında pişman olma o işler bitince üzülürsün, rahat rahat hem de. gerisi zamana ve sana destek olacak panpalarına kalmış.
0
D&R 'a girip bir adet " En son yürekler ölür " kitabını al ve gittiğin yerde oku . sana en güzel tavsiyem bu olur ve unutma hayat malesef devam ediyor....
0
ilişkinin bitme ihtimalini düşünmek her zaman daha fazla acı vermiştir. ama kesin olarak bittiğinde 1-2 hafta içerisinde alışıyorsun ne olursa olsun.
0